Türkiye’nin stratejik öneme sahip altın madenlerinden birinde incelemelerde bulunmak üzere bölgeye giden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, madencilik faaliyetlerinin önemine dikkat çekerek, sektörün geleceği hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Işıkhan, altın madenlerinde sürdürülebilir ve çevre dostu yöntemlerin benimsenmesinin zorunlu hale geldiğini vurguladı. Ayrıca madencilik sektöründe istihdam yaratma hedeflerinin ve yerel halk ile işbirliği yapılmasının önemine de değindi.
Türkiye, zengin yer altı kaynaklarıyla tanınan bir ülke olmasına rağmen, madencilik sektöründe daha fazla potansiyele sahip olduğunu belirten Bakan Işıkhan, “Altın madenciliği, ülkemizin ekonomik büyümesine katkı sağlayacak önemli bir sektördür. Dolayısıyla bu alanda yapılacak yatırımlar, hem yerel istihdama hem de ekonomik kalkınmaya büyük katkı sağlayacaktır.” dedi. Bunun yanı sıra Bakan, ülke genelindeki altın madenlerinin daha verimli bir şekilde işletilmesi gerektiğini ifade ederek, mevcut yasaların güncellenmesi gerektiğine de işaret etti.
Işıkhan, bu tür etkinliklerin sadece yatırımcıları değil, aynı zamanda yerel halkı da doğrudan etkilediğini belirtti. Yerel iş gücünün değerlendirilmesinin ve eğitim programlarının önemine vurgu yapan Bakan, “Madencilik, sırf ekonomik bir faaliyet olmanın ötesinde, aynı zamanda yerel halk için yeni fırsatlar oluşturmalı. Yatırımcıların, yerel insan kaynaklarına erişim sağlayarak, onlara istihdam yaratmaları büyük önem taşımaktadır.” şeklinde konuştu.
Bakan Işıkhan, madencilik faaliyetlerinin çevresel etkilerine de değindi. Sürdürülebilir madencilik uygulamalarının benimsenmesinin elzem olduğunu vurgulayan Bakan, “Çevreye saygılı ve sürdürülebilir yöntemlerle altın çıkarılmasına önem vermeliyiz. Doğa ile uyumlu bir yaşam sürmek, sadece bizim değil, gelecek nesillerin de hakkıdır.” dedi. Bu bağlamda, madencilik şirketlerinin çevre standartlarına uymaları, çevre dostu teknolojiler kullanmaları ve izleme sistemleri kurmaları gerektiğinin altını çizdi.
Bakan Işıkhan, yapılan incelemelerin ardından toplumsal sorumluluk projelerine de değindi. Yerel halkın madenlerden elde edilen gelirden faydalanması ve sosyal projelere katkıda bulunması gerektiğini söyleyen Bakan, “Altın madeni işletmeleri, bulunduğu bölgedeki eğitim, sağlık ve altyapı hizmetlerine katkı sağlamalıdır. Bu, hem sosyal bir sorumluluk hem de uzun vadede sürdürülebilir bir iş modelidir.” ifadesini kullandı.
Son olarak, Bakan'ın gerçekleştirdiği bu ziyaret, madencilik sektörüne verilen önemin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Altın madenciliği ile ilgili yapılan açıklamalar, sektördeki değişim ve gelişimlerin yanında, ülke ekonomisine olan katkının da ne denli önemli olduğunu ortaya koyuyor. Bakan Işıkhan, maden ziyaretinin ardından, sektördeki paydaşlarla bir araya gelerek, karşılıklı görüş alışverişinde bulunmayı planlıyor.
Bakan Işıkhan’ın bu kapsamlı değerlendirmeleri, Türkiye’nin altın madenciliği konusundaki politikalarını ve önceliklerini belirlemede önemli bir rol oynayacağı düşünülüyor. Bu ziyaretin ve açıklamaların, sektördeki gelişmeleri hızlandırması ve daha çok yerel iş gücü istihdamı yaratması bekleniyor. Türkiye’nin altın madenciliği, hem ulusal hem de uluslararası yatırımlara kapı açma potansiyeline sahip olduğu için, bu tür ziyaretler ve atılımlar büyük bir önem taşımaktadır.